Anmaz mısın sen şol günü cümle alem hayran ola
Nidesini bilemeyip bi-hod u ser-gerdan ola
İsrafil sûrunu ura hep mahlükat yerden dura
Dirilüben haşre vara kadı anda Sübhân ola
Zebaniler çek e tuta ilete tamuya ata
Deri yana süngük tüte katı ulu efgan ola
Mâlik çağıra tamuya çekip meydana getire
Tanrı korkusundan tam u zari kılup nâlân ola
Dağlar yerinden ırıla gökler heybetten yanla
llduzlar bağı kınla düşe yere galtân ola
Yazıklanmız tartıla anca perdeler yırtıla
Bilmediğin günahların anda sana ayan ola
Yunus eydür iş bu sözü erenlere toprak yüzü
Diler Hakk’ı göre gözü inayet ger ondan ola
Bi-hod (f) : Kendinden geçmiş
Ser-gerdân (f) : Başı dönmüş, sersem
Haşr (a) : Toplanma, bırikme, kıyamet gününde ö!ülerin dirilerek toplandıkları yer
Sübhân (a) : Allah
Zebâni (a) : Günah işleyenleri cehenneme atacak melek. Azap melekleri
Tamu : Cehennem· Süngük: Kemik
Efgan (f) : Çığlık, feryad
Malik ‘(a) : Cehennemdeki meleklerin en büyüğü, Cehennem bekçisi. Nâlân: İnleyen
Ilduz : Yıldız
Galtan (f) : Yuvarlanan, bulanan,. bulanmış
Ayân (a) : Gözle görülen
İnâyet (a) : İyilik etmek için gayret göstermek, yardım
Ger (f) : Eğer, şayet