31 OCAK
ÂRİFLERİN SÖZLERİ:
(Asıl tövbe, sebebe bakmayıp müsebbibi bilmektir.)
(Tövbe, vakti ve kalbi Allah yoluna teslim etmek mazhariyetidir.)
(Nefsine ağır gelen şeyden küsen, derviş olamaz.)
(Nîmete şükretmek, o nimetin memesini sağmak gibidir; devâmı gelir.)
(En büyük fakirlik, ölü mesâbesinde olan dünyâ ehli ile sohbet etmektir.)
————————————————————————————————————————————————————
28 OCAK
(Bâzen melekler bizim temizliğimizi kıskanır
Bâzen de şeytanlar kötülüğümüzden kaçar.)
Hz. Mevlâna
24 OCAK
HAK ERLERİ DİYOR Kİ:
*İSLÂM’IN alfabesi haramdan sakınmaktır.
21 OCAK
(Beş çeşit insanın sohbetinden sakının.
Birincisi yalancı. Onunla berâber olduğun müddetçe dâima aldanış içinde bulunursun.
İkincisi ahmak. Ahmak, sana faydalı olmak istediği zaman zarar verir, bunun da farkında olmaz. Üçüncüsü, cimri; en kıymetli varlığın olan zamânını alır götürür.
Dördüncüsü, kötü kalpli; ihtiyaç zamânında sana sâhip çıkmaz.
Beşincisi fesatçı; çok önemsiz bir lokmaya tamah edip, seni bir lokmaya satar.)
Câfer Sâdık Hz.
17 OCAK
(Bir bıçak kendi sapını, yine kendisi gibi bir bıçak olmaksızın nasıl yontabilir?
Sen git gönül yaralarını bir cerraha göster, onları kendi kendine tedâvi edemezsin.)
Hz.Mevlâna
14 OCAK
(Sen, yalnız kendi zevkin için değil, umûmun menfaati için olmalısın. Eğer yalnız kendini düşünecek olursan, bu takdirde nefsin için yaşamış olursun.)
Hz. Ken’an Rifâî
10 Ocak
(…Müzik Bezm-i ezelde, tâ ezeldeki toplantıda, henüz ruhlar toprakla izdivac etmeden çok önce, bütün yaratıkların rûhuna Sübhânî bir hitap vâkî olur. Bütün ruhlar bunu dinler. Ancak insan nev’i hem dinler hem de mükellef olur. “Ben sizin rabbiniz değil miyim?” İlâhî hitâbı.
Yaratıklar cevap verirler: Evet Yâ Rabbî! “Belî Yâ Rabbî! Evet yâ Rabbî!..Bunu bütün yaratıklar dinler ama insan nev’i hem dinler hem mükellef olur. Bu söz vermenin sıhhati için yaratıklar yeryüzüne sevk edilir ve insan, sorumludur.
Tabiî bu hitâbı eşyâ da dinlemiştir. İşte bu hitâb-ı Süphânî’nin bu dünyâ hayâtında eşyâdan yansıması müzik adını alır.
Ruhlar, bu hitâbı eşyâ ile berâber dinlediklerinden dolayı, hitâbın yansıması olan müzik, rûhun gıdâsı hükmündedir…)
Prof.Dr. Saffet SOLAK
7 OCAK
(…Bir gün Emir Muineddin Pervâne; Hazret-i Mevlânâ’dan kendisine nasihat vermesi için istirhamda bulundu. Hazret-i Mevlâna, bir müddet düşündükten sonra mübârek başını kaldırıp Emir Muineddin Pervâne’ye:
-”Kur’ân-ı Kerim’i ezberlediğini duydum” dedi. O da evet diye cevap verdi.
-”Ayrıca hadisler hakkında Câmi’ül-usûl’ü okuduğunu ve Sadreddin’den dinlediğini duydum” buyurdu. Pervâne yine evet dedi.
Bunun üzerine Mevlânâ:
-”Mâdem ki Allah ve Resûlü’nün sözlerini okuduğun, gerektiği gibi bahsettiğin ve bildiğin halde, o sözlerden nasihat almıyorsdun ve hiçbir Âyet ve Hadîs’in gibi amel etmiyorsun, edemiyorsun, benim nasihatimi nasıl dinler ve ona nasıl uyarsın?” Karşılığını verdi.)
3 OCAK
(Bugün dedikodunun, edep dışı davranışların, zulmün ve haksızlıkların alıp yürüdüğü bu dünyâda huzur ve saâdet bulabilmek; ancak ve ancak Resûlullah ve insân-ı kâmilin yoluna uymakla mümkündür.)
İlhan AYVERDİ