Eski milletvekillerinden Mustafa Fevzi Efendi, 1909 yılında, İkinci Meşrutiyet dönemi bütçesinin düzenlenmesiyle uğraşırken, masraf kısmında “Fransa’ya kırk tulum peynir bedeli” diye bir tahsisat bölümüne rastlıyor.
Bunun ne olduğunu merak edip, önceki yılların bütçelerini de gözden geçirince; İkinci Sultan Abdülhamid’in otuz üç yıllık devrinde de aynı ödeneğin varlığını görüyor. Daha da araştırınca şu gerçekle karşılaşıyor:
Fransa İmparatoriçesi Öjeni, Abdülaziz’in misâfiri olarak gelip Beylerbeyi Sarayı’nda ağırlandığı günlerde, sabah kahvaltısında ikram edilen tulum peynirini pek beğenmiş ve bu haber Sultan Aziz’e hemen ulaştırılınca, Pâdişah da her sene Fransa’ya kırk tulum peynir yollanmasını emretmiş…
Öjeni’nin kocası Üçüncü Napoleon, 1870’de Almanlara esir düşerek Fransa’da hükûmet şekli bile değiştiği halde, o târihten 1909’a kadar tam kırk yıl ‘’Fransa’ya Tulum Peyniri Bedeli’’ adı altında Osmanlı bütçesinin masraf kısmındaki tahsisat devam edip gitmiştir.
Acaba bu peynirler gerçekten gönderildi mi, yoksa “bâzı fâreler”(!) mi yedi?