Kendime Mektuplar-6

1
244

Bir zamanlar mahalle aralarında, salaş ve izbe kuytuluklarda kumar oynayanlar vardı.

Bunlar kumarbazların “ayak takımı”ydı.

Büyük ve lüks salonlarda, büyük meblâğlarla aynı kumarı oynayanlar ise bu “hastalığı” daha seçkin şartlarda oynayan zümreydi; bugün de öyle… Hattâ günümüzde her iki grubun süflî oyunları, dünkülerle kıyaslanmayacak çapta!

Sonucu bakımından her iki zümre de sosyal bünyeyi kemiren “kayıplar” topluluğunu meydana getiriyor ise de toplumda îtibar gören, hattâ zorâkî bir yakıştırmayla zengin kumarbazlara “iş adamı” yâhut “şans oyunlarına düşkün” denirken; diğerlerinin adı her devirde “serseriler” olmuştur.

Hırsız, hırsızlar arasındaki şöhret ve îtibârını ancak “çaldıklarının kıymeti ve çokluğu ile” artırır.

Kaatillerin nazarında en mûteber kaatil, en azılı kaatildir.

Alkolikler, en fazla, azıcık içkiyle çabucak sarhoş olan ve taşkınlık yapanla alay eder ve onu küçümserler. Onların gözünde de en “yiğit”, “en delikanlı adam”; en sert içkiyi en fazla miktarda içebilendir.

Bunlar ve daha nicesi, hayâttaki maddî ve menfî bağımlılıklara birer örnek.

Maddî ve menfî olmayan bir başka “iptilâ” var ki onun da îtibarlı, seçkin yiğitleri var.

Hayâtını ortaya pey süren, ömrünün koca bir bölümünü âdetâ “Rus Ruleti” oynamakla geçirip, diri kalmak bahtiyarlığına erişmiş “âşıklar”dan bahsediyorum. Onlar, şu dünyâ meydanında canlarını bedel olarak ortaya atmış kimselerdir.

Ki o meydanda “canlar gider, başlar sorulmaz!”

Eğer kumar oynayacaksan, can denilen servetin ortada fır döndüğü böylesini oyna!

Vazgeçmeyi göze aldığın varlığa göre îtibârın ve değerin artacaksa, bâri ortaya koyduğun metâ da ele gelir; dişe dokunur bir nesne olsun. Ne diye ara sokakların salaş kumarbazlığı ile yetinesin?

Benliğini dünyânın arka cebinden çalacak mahâreti göster ki, nâmın yürüsün!

Kan ve kıtale meylin varsa hırsını, öfkeni, tamah ve kötü zanlarını öldür ki; cihan iyi bilsin gerçek kaatil kimmiş!

Adam gibi sarhoş olmak, her türlü gamdan azâd olmak istiyorsan; aşk iksirlerinin en sertini iste!

Sana âit varlık iddiânı: “Benden yana her ne ki var, işte!” diye ortaya sürüp, sözünden dönmedikçe, bire karşı bin kazanacaksın inan!

Bu işi bir başarsan; en şerefli hırsız, en mukaddes katil ve en mübârek sarhoş, sen olacaksın.

Kötülerden, kötülük ve menfîliklerden örnek vermek, bu yolun seçkinlerince tercih edilmeyen bir üslûptur.

Benim kumar, içki ve cinâyet gibi hoş olmayan işlerden örnek vermemi de şöyle düşün:

“Bu adam, kenar mahallenin basit kumarbazı… o yüzden çirkin sıfatlardan dem vuruyor.”

Evet..bunu rahatlıkla söyleyebilirsin. Fakat ey ben, şu söylediklerim senin nazarında zerre kadar bile gerçeklik ifâde ediyorsa, ne mutlu bana!