“Ey gönül! Sen Mecnûn olacak seviyeye geldiğinde sana Leylâ mu bulunmaz?
Henüz açmamış bir güle benzeyen sevgiliye çılgınca âşık olan bülbül mü bulunmaz?”
Mecnun isen ey dil sana leyla mı bulunmaz
Bu goncaya bir bülbül-ü şeyda mı bulunmaz
Sun şerbet-i lal-i lebin ağyara vefasız
Saki mi bulunmaz bana bir sahbâ mı bulunmaz
Arzetmiyorum aleme alam-ı derunum
Yoksa bana bir mahremi sevda mı bulunmaz
Bir sen misin alemde tabip illet-i aşka
Teşhis-i dile başka etibba mı bulunmaz
Al aşkını ver gönlümü allah için olsun
Dil vermek için dilber-i rana mı bulunmaz
Mesud edecek kimse seni yoksa nezihe
Meşgul edecek bir şuh-ı hülya mı bulunmaz