Çarşamba, Haziran 18, 2025

Hoca’ya Bakışlar

1.
Merhum Eflâtun Cem GÜNEY, şöyle anlatıyor:
(Nasrettin Hoca; nerede, ne zaman yaşamış; biliyor muyuz, bilmiyoruz. Çünkü, halk, sevip kutsallaştırdığı insanlara sığınarak yaşamakta bir ferahlık duyduğu için her yerde ona bir makam gösteriliyor. Fakat, ileri sürülen fikir ve iddiâlar; ya kuru söylentilere, gelişi güzel tahminlere dayanıyor; ya da bâzı madde ve belgelere uzaktan atma ilmeklerle tutturulmak isteniyor. Acaba bunların hangisi daha doğru? İnsaflı tarihçilerimiz buna:”Kesin bir şey söylenemez.” Diyorlar.

O hâlde, Hoca’nın hayatını tarihte arayacak yerde,”fıkra”larından çıkarmak yoluna gidilse, diyeceksiniz. Gerçekten, bir tarihte, bir Nasrettin Hoca yaşamış; başından az çok gülünecek hâller geçmiş; kendisi de başkalarının hâline gülmüştür. Şüphesiz, bunlarla yoğrulup yaratılan fıkralarında hayatına ait izler, çizgiler bulunabilir. Ancak,”Nasrettin Hoca Fıkraları” dediğimiz fıkralar, bugün hadsiz hesapsızdır. Zira, halk beğendiği, benimsediği bütün lâtîfeleri ona mâletmiş; böylece bunlar, yüzyılların üstünden aşarken, kar topu gibi büyüdükçe büyümüştür. Bu itibarla bütün bu fıkralar,tek bir adamın hayatına bağlanamaz.Her ne kadar bunların kendilerine göre bir psikolojisi ve morfolojisi varsa da,yine de bir eleştirici görüşüyle elenip elekten geçirilerek Hoca’ya ait olanlar ayrılıp ortaya çıkarılamıyor ki,onun yaşadığı hayat da bu fıkralardan çıkarılabilsin.

Görülüyor ki, bugün ne “tarihçi” ne “eleştirmen” bize bu büyük adamı olduğu gibi tanıtmaya yetmiyor. Bu çaresizlikler karşısında geriye “folklorcu bakışı” kalıyor. Esasen, gerçek kimliği ne olursa olsun, yüzyılların ona verdiği öyle bir anlam, öyle bir sima var ki, işte asıl Hoca odur; Türk halkının yarattığı bir mizah dehâsıdır; bu dehâ her devrin en şen rûhu ve her ruhun en canlı parçasıdır.

Bununla beraber, doğru olanı, Hoca’yı tarihçi, eleştirmen ve folklorcu gözüyle ayrı ayrı incelemek… Bu üç bakış, birbirini besleyecek, birbirini tamamlayarak rahmetliyi bize daha iyi tanıtacaktır sanırız.)

Rıza Tekin UĞURELhttps://www.dertlidolap.com
..1987 yılında kurulan Kütahya Aydınlar Ocağı Derne­ği başkanlığını uzun yıllar yürüten Uğurel, hâlen (KÜMAKSAD) Kütahya Mevlânâ Araştırma Kültür San'at Derneği'nin de başkanı olarak mûsikî, kültür ve san'at faaliyetlerini sürdürmektedir.
Benzer Yazılar
- Advertisment -

Popüler Yazılar

error: Muhtevâ korumalıdır!