Güneş ve etrâfında dönen gezegenlerin gerçek uzaklıklarına göre işlendiği târihî minber,
bugün dahi bilim dünyasının görevini net tespit edemediği çift yıldızlar hakkında da ip uçları veriyor. Yüzlerce parça ahşabın çivi kullanılmadan bir araya getirilmesiyle oluşturulan minber göz kamaştırıyor.
Ulu câmi’nin minberi, Galileo ‘nin “Dünya dönüyor” dediği için engizisyon mahkemesince idam mahkûm edildiği târihten tam 230 yıl önce yapıldı.
Minberdeki güneş sisteminin planını, Osmanlı’nın ilk şeyhülislamı büyük İslam âlimi Molla Fenâri Hazretleri’nin tasvir edip ustaya verdiği tahmin ediliyor.
Bursa’da kendi adını taşıyan semtte medfun bulunan Molla Fenâri Hazretleri’nin el yazması bir astronomi kitabının İngiltere ‘de olduğu biliniyor.
1980 yılında Ulucâmi’nin minberindeki güneş sistemini ilk fark eden emekli öğretmen Feyzi Ülgü,
“20 yıl önce Ulucâmi’nin içini dolaşırken minber dikkatimi çekti. Minberi incelemeye başladım. Cuma namazını kıldım, yine gözlemeye başladım. İkindi, akşam ve yatsı namazından sonra da incelemeye devam ettim.
Biri yanıma geldi, ‘Câmiyi kapatacağız’ dedi. Sanat târihi öğretmenimin bana çok önemli bir tavsiyesi vardı; ‘Geniş yüzeye yapılan ahşap süslemelerde simetri yoksa o yapıda mutlaka mesaj vardır’ derdi.
Ben minberin üzerinde inceleme yaparken gördüm ki simetri yok, hemen o öğretmenimin sözü aklıma geldi ve burada ne mesaj var diye araştırmaya başladım. Minberin doğu cephesine baktım.
On tâne küresel kabartma motifi var, bunlardan bir tânesinin çevresinde boyutları farklı dokuz tâne küresel kabartma var. Ben eski bir fen öğretmeniyim, hemen aklıma güneş ve dokuz gezegen geldi.
Daha sonra Ulucâmi’ye çok sık gelerek bunları dikkatlice inceledim. Bunları astronomi bilgileriyle karşılaştırdığımda bire bir büyüklük, uzaklık ve yakınlık ölçülerine uygun olarak yerleştirilmiş olduğunu belirledim.
Güneş ve dokuz gezegen olduğunu gördüm”, dedi.
Sonra araştırmasını derinleştirerek, minberin batı cephesinde “Devaklı Abdülazizoğlu Mehmet’in işidir” yazdığını gördüğünü anlatan Ülgü, “Bu minberin ustası Devaklı Abdülazizoğlu Mehmet’miş.
Bu minber 1399 yılında yapılmış. Minberin doğu cephesine baktığınızda, gezegenler Dünya, Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün ve Plüton görülüyor. Güneş sisteminin 8 gezegeni aynı açıyla aynı düzlemde dolanırlar, Plüton ise farklı açıyla farklı düzlemde dolanır.
Minberde Plüton ayrı düzleme yerleştirilmiş. Bugün bile bilim dünyası dış merkezli gezegen tâbirini kullanır. Minber günümüzden 600 yıl önce yapılmış. Karşılaştırma yaparsak Plüton gezegeni batı dünyâsı tarafından 1929 yılında tespit edilmiştir. Bu karşılaştırma o târihlerde Türk dünyâsının bilime çok önem verdiğini gösteriyor” diye konuştu.
Necati BİÇEN