Mevlevî tarîkatinin önemli merkezlerinden biri olan Kütahya Mevlevîhânesi, Hazret-i Mevlânâ’nın oğlu Sultan Veled döneminde kurulmuştur.
Dergâhın bânîsi,Sultan Veled’in dervişlerinden “Kütahya Fâtihi” diye bilinen Emir İmâdüddîn Hezâr Dinârî’ dir ve “Cennet, Kütahya’nın ya altındadır ya da üstünde” diyen ve şehrimizi çok seven Sultan Veled Hazretleri’nin arzusu üzerine, burayı yaptırmıştır.
Daha sonra Ulu Ârif Çelebi’nin Ahmed Eflâkî ile birlikte ziyâret edip konakladığı, zamânın Germiyanoğlu Beyi 1.Yâkup Çelebi’ninde mürîdi olduğu bu mevlevîhâne, o dönemde Kütahya’nın köylerine kadar yayılan Mevlevîliğin en önemli merkezi hâlini almıştır.
Kütahya Mevlevîhânesi’nin târihinde en önemli devre, buranın ilk şeyhi, Hazret-i Mevlânâ’nın torunu olan Celâleddin Ergun Çelebi’nin dönemine âittir. Kendileri, Ârif Çelebioğlu Emir Âlim (1342-1350) ve Emir Vâcid Çelebi (1350-1368)’ler döneminde Konya’da yetişmiş ve Kütahya’ya postnişîn olmuştur. (1330)
Ergun Çelebi ile birlikte dergâha ilâve edilen Hücre, Matbah ve Semâhâne ile, Kütahya Mevlevîhânesi zamânın en önemli irfan ve aşk merkezlerinden biri olmuş, Ergun Çelebi’nin vefâtından sonra ise bu dergâh “Erguniye Mevlevîhânesi” olarak anılmaya başlanmıştır.
Ergun Çelebi Hazretleri 1301 yılında doğmuş, 1373’de ise vefat ederek buraya defnedilmiştir. Ergun Çelebi’nin “Gencnâme” ve “İşâratü’l-Beşâra” isimli iki eseri vardır.