Salı, Kasım 5, 2024

Zunnun Dedi ki

Vezirlerden biri, Zünnûn-ı Mısrî’nin huzûruna çıktı:

-“Gece gündüz Sultana hizmet etmekle meşgûlüm. İyiliğini umuyorum, ama kötülüğünden de korkuyorum.”

Diye himmet diledi.

Zünnûn, ağlamaya başladı, dedi ki:

-“Senin sultandan korktuğun kadar ben Allah’dan korksaydım sıddîklerden olurdum.”

Safâ ve cefâ ümîdi olmasaydı, dervişin ayağı göğe ererdi. Vezir, Melîk’den korktuğu kadar Allah’dan korksaydı, “melek” olurdu.


Sırrını Allah takdis buyursun; Geylânî Abdülkadir’i Kâbe avlusunda görmüştüm. Yüzünü çakıl taşlarına koymuş, yalvarıyordu:

-“Allah’ım, affet! Eğer mutlaka cezalandırılacaksam, beni kıyâmette kör olarak dirilt ki iyilerin karşısında utanç duymayayım.”

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
Rıza Tekin UĞUREL
Rıza Tekin UĞURELhttps://www.dertlidolap.com
..1987 yılında kurulan Kütahya Aydınlar Ocağı Derne­ği başkanlığını uzun yıllar yürüten Uğurel, hâlen (KÜMAKSAD) Kütahya Mevlânâ Araştırma Kültür San'at Derneği'nin de başkanı olarak mûsikî, kültür ve san'at faaliyetlerini sürdürmektedir.
Benzer Yazılar

Marifet Nuru

- Advertisment -

Popüler Yazılar

error: Muhtevâ korumalıdır!